New York Sözleşmesi''nin 2. Maddesinin Tahkime Uygulanacak Hukuka Etkisi Nedir?
Tahkim, tarafların kendi seçtikleri hakemler aracılığı ile aralarında meydana gelen hukukî uyuşmazlıkları, yine kendilerinin seçtiği hukukun uygulanması suretiyle çözdükleri bir uyuşmazlık çözüm yöntemidir.
Tahkim yolu ile uyuşmazlığın çözümünde taraflar, devlet yargılamalarından farklı olarak, yargılama yapacak kişiyi yani hakemi veya hakemleri bizzat kendileri seçmektedirler. Tahkim yargılaması yine devlet yargılamasından farklı olarak taraflara zaman kazandırmakta, tarafların uyuşmazlığı “gizli” olacak şekilde kendi aralarında çözmelerini sağlamakta, böylece taraflar, ticarî sırları ifşa olmadan tabiri caizse kendi içlerinde, kimseye duyurmadan uyuşmazlıklarını çözümlemektedir. Tahkim yargılaması sonucunda ortaya çıkan karar, taraflar yönünden bağlayıcı olmakta ve tüm bu özellikleri düşünüldüğünde de özellikle uluslararası ticarî uyuşmazlıkların çözümünde en çok tercih edilen yöntem olarak karşımıza çıkmaktadır.
Uyuşmazlıkların çözümünde tahkimin serbest bir yargılama oluşu, bağlayıcılığı, gizliliği, zaman yönünden sağladığı avantajları, modern zamanlarda bu yargılamanın tercih edilmesini sağlamış ve tahkim bugüne kadar büyük gelişim göstermiştir.
Bu gelişim sürecinde, tahkime duyulan ilgi ve tahkimin avantajları sayesinde tahkim yargılamasının ne şekilde yapılacağı, tahkim yargılamasının usulünün ne olacağı, tahkim yargılamasına hangi ülkenin hukukunun uygulanacağı gibi çok temel ve çok önemli konuların düzenlenmesi ve uluslararası tahkim yargılamasında taraflar arasında yeknesaklığın sağlanması ihtiyacı doğmuştur. Bu düzenlemelerin her biri zaman içinde gelişim göstererek pek çok ülkede kurumsal tahkim merkezleri kurularak taraflara seçim hakkı tanınması sağlanmıştır.
Bu ihtiyaçlar doğrultusunda, Öncelikle 1966 yılında Birleşmiş Milletler bünyesinde, Birleşmiş Milletler Milletlerarası Ticaret Hukuku Komisyonu (United Nations Commission on International Trade Law – UNCITRAL) kurulmuştur. UNCITRAL, kendi çalışma tekniklerini yasa hazırlama, sözleşme hazırlama ve açıklama yapmak olmak üzere üç temel başlıkta toplamıştır. UNCITRAL, tahkim uygulamasını tercih eden taraf ülke vatandaşlarının uygulamalarında yeknesaklığın sağlanması için UNCITRAL Model Kanunu’nu 1985 yılında hazırlamış ve 2006 yılında yapılan değişiklikler ile UNCITRAL Model Kanunu güncellenmiştir. Bu Model Kanun, ülkelerin kendi ulusal mevzuatlarının düzenlenmesinde büyük önem taşımış ve taşımaya devam etmektedir. Günümüzde gelinen noktada her ülke kendi kurumsal tahkim merkezlerini oluşturmuş veya oluşturmakta ve kendi model kanunları ile yol gösterici olarak tahkim uygulamasına yardımcı olmaktadır. Amerika Tahkim Merkezi (AAA), Dünya Fikrî Mülkiyet Organizasyonu (WIPO), Alman Tahkim Merkezi (DIS), Londra Deniz Ticareti Hakemleri Derneği (LMAA) bu kurumsal tahkim merkezlerinin başlıcalarıdır.
Yabancı Hakem Kararları’nın Tanınması ve İcrası Hakkındaki 1958 tarihli New York Sözleşmesi ise yabancı veya yerel olmayan hakem kararlarının üye ülkelerin iç hukuklarında ayrıma tabi olmaksızın uygulanmasının sağlanması amacına hizmet etmektedir. New York Sözleşmesi, tahkim yargılaması nerede yapılmış olursa olsun, yargılamanın taraflarının hakem kararını uygulamak istedikleri ve sözleşmeye taraf olan ülkede icrasının sağlanmasına ilişkin esasları düzenleyen bir sözleşmedir. Milletlerarası tahkime konu bir uyuşmazlık sonucu alınan her karar ancak New York Sözleşmesi''nin uygulanması ve kararın taraf ülke devletinde tenfiz edilmesinden sonra o ülkede icra edilebilmektedir. Özetle, New York Sözleşmesi de hakem kararların tenfizi ve icrasında uygulanacak prensipleri düzenlemektedir.
Özellikle tahkim sözleşmesinin şeklî geçerlilik şartının New York Sözleşmesi''nin II. maddesi ile birlikte değerlendirilmesi ve tahkim sözleşmesine uygulacanak hukuk konularının ele alınması gerekmektedir.
Bu iki konunun beraber değerlendirilmeye alınmasının sebebi tahkim sözleşmesinin şeklî geçerliliğine uygulanacak hukukun, aynı zamanda tahkim sözleşmesine uygulanacak hukukla da ilişkili olması ve uygulamada tarafların uyuşmazlığın esasına uygulanacak hukuku seçtiklerine çok sık karşılaşılmakla beraber, tahkim sözleşmesine uygulanacak hukuku seçmemeleridir.