logo

WhatsApp İletişim

 

Arabuluculuk Nedir?

Arabuluculuk, alternatif uyuşmazlık çözüm yollarından biri olup mevzuatımıza 2012 yılında 6235 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu ile girmiştir. Arabuluculuk görüşmeleri özel hukuktan kaynaklanan ihtilaflarda ihtiyari arabuluculuk ya da zorunlu arabuluculuk dava şartı olarak karşımıza çıkmaktadır. Arabulucu taraflar arasındaki uyuşmazlığı çözmeye çalışan bağımsız ve tarafsız uzman bir üçüncü kişi olarak yer almaktadır. Arabuluculuk mahkeme dışı bir uzlaştırma yöntemi olmakla birlikte arabulucu da bu noktada karar mercii konumunda değildir.

1.     İHTİYARİ ARABULUCULUK

İhtiyari arabuluculuk tarafların arabulucuya gitme zorunluluğu bulunmadan anlaşmaya varma amacıyla uzman arabulucu eşliğinde arabuluculuk görüşmeleri gerçekleştirmeleridir. Taraflar üzerinde tasarruf edebilecekleri özel hukuka ilişkin her konuda ihtiyari olarak arabulucuya gidilebilmektedir.

2.     ZORUNLU ARABULUCULUK (DAVA ŞARTI)

Hukuk sistemimizde öngörülen bazı davaların açılabilmesi için öncesinde arabuluculuk alternatif çözüm yoluna başvurulmalı, bu başvuru sonuçlanmalı ve sonrasında dava açılmalıdır. Öncelikle arabuluculuk işlemlerinin tamamlanması gerektiğinden bu durum dava şartı niteliğindedir. Dava şartı zorunlu arabuluculuk kapsamına işçi-işveren uyuşmazlıkları-ticari uyuşmazlıklar-tüketici uyuşmazlıkları ve 1 Eylül 2023 itibariyle kiracı-kiraya veren arasındaki uyuşmazlıklar dahildir.

a.     İş Hukuku Kapsamında Arabuluculuk

Kanun koyucu tüm iş uyuşmazlıklarını dava şartı zorunlu arabuluculuk kapsamına almamıştır. İş Kazası ve meslek hastalığı nedeniyle doğan işçi alacakları haricindeki tüm işçi alacakları yani İş sözleşmesinden doğan talepler; işe iade davası, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, ayrımcılık tazminatı,genel tatil ve benzeri ücret alacakları dava şartı kapsamındadır.

b.     Ticaret Hukuku Kapsamında Arabuluculuk

Türk Ticaret Kanunu’nun 4.maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan,konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat taleplerine ilişkin durumlarda dava açılmadan önce arabulucuya başvurma şartı vardır.Aksi halde diğer zorunlu arabulucuk halleri gibi burada da arabulucuya başvurmadan dava açıldığı durumda herhangi bir işlem yapılmaksızın dava,dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddedilecektir.Tahkime ilişkin hükümler saklı olup bu halde dava şartı olarak arabulucu hükümleri uygulama alanı bulmayacaktır.Ancak unutulmamlıdır ki her ticari uyuşmazlık izlenimi veren somut olay ticari uyuşmazlık konusu olmayıp arabuluculuk dava şartı gerektirmeyebilir.Konuyla ilgili uzman bir arabulucu yardımcı olacaktır.

c.      Tüketici Davaları Kapsamında Arabuluculuk

Hukuki uyuşmazlığa ilişkin işlemin taraflarından biri ticari bir amaç gütmeden bireysel olarak ve tüketim özelinde hareket eden tüketiciyken uyuşmazlığın diğer tarafı ise tüketiciyle ticari bir amaç doğrultusunda hareket eden gerçek veya tüzel kişilerdir.Söz konusu ihtilafın tarafının tüketici olduğu hallerde davalar Tüketici Mahkemesi’nde görülecektir.2023 yılı itibariyle ise 66.000 TL tutarın altında kalan tüketici uyuşmazlıklarında hakem heyetleri görevlidir.66.000 TL üzerindeki uyuşmazlıklarda ise dava açılmadan önce zorunlu arabuluculuk işlemleri tamamlanmalıdır.Tüketici hakem heyeti kapsamında olan ve buraya karşı yapılan itirazlar ile taşınmazın aynından kaynaklı davalar gibi istisnai bazı hallerde arabulucuya başvurmadan dava açılabilmektedir.

d.     Kira Uyuşmazlıklarına İlişkin Arabuluculuk

5 Nisan 2023 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanan 7445 Sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 37.maddesiyle, İlamsız İcra Yoluyla Tahliye hariç tutulmuş ve Kira ilişkisinden kaynaklanan uyuşmazlıklar, ortaklığın giderilmesine ilişkin uyuşmazlıklar, kat mülkiyetinden kaynaklanan uyuşmazlıklar ve komşu hakkıyla ilgili uyuşmazlıklarda arabuluculuk dava şartı haline getirilmiştir. İlamsız icra takiplerinde, icra takibine itiraz halinde ve bu durumda takibin durdurulmasına karar verildiği takdirde icra hukuk mahkemesinde açılacak itirazın kaldırılması davalarında dava şartı olarak arabuluculuk yoktur.Bahsedilen ilamsız icra yoluyla tahliye uygulamada örnek-13 ve örnek -14 olarak geçmektedir.Kiracı aleyhine tahliye taahhüdüne dayalı ilamsız icra takiplerinde, borçlu tarafından imzaya itiraz halinde, davanın sulh hukuk mahkemesinde açılması gerektiğinden dava açılmadan önce dava şartı olan zorunlu arabuluculuk başvurusunun yapılması gerektiği unutulmamalıdır.Arabuluculuk başvurusu yapılmadan açılan davalarda, dava şartı olan arabuluculuk başvurusunun yapılmamış olması nedeniyle açılan davalar usulden reddedilir. İlgili kanundaki değişiklik 1 Eylül 2023 tarihi itibariyle zorunlu hale gelmiştir.1 Eylül 2023 tarihinden önce açılan bu davalarda ihtiyari arabuluculuğa gidilmesi yönünden ise bir engel bulunmamaktadır. Arabuluculuk görüşmelerine taraflar sadece bizzat kendileri, kanuni temsilcileri ve avukatları ile katılabilmektedir. Belirtilen kira uyuşmazlıkları ve arabuluculuk görüşmelerine ilişkin bir hukuk uzmanından yardım almanız bu konuda önem arz etmektedir.

3.     ARABULUCULUK GÖRÜŞMELERİ SONUÇLARI

Arabuluculuk görüşmeleri sonunda arabulucu bir anlaşma tutanağı hazırlar. Bu tutanakta tarafların anlaştığı veya anlaşamadığı hususlar belirtilir ve bir tutanak ile belgelendirilmiş olur.Tarafların anlaşması halinde arabulucuya düşen en önemli görev tarafları aydınlatmaktır.Üzerinde anlaşmaya varılan konularda dava açılmaz.

a.     Arabulucuk Görüşmeleri̇ Sonucunda Anlaşmaya Vardiğım Hususlardan Geri̇ Dönebi̇lir miyim?

Taraflar anlaşmaya vardıkları hususlar için artık dava açamazlar.Anlaşma belgeleri bir çeşit özel hukuk sözleşme biçimi özelliği taşıdığından Türk Borçlar Kanunu genel hükümleri arabuluculuk süreci sonucunda imzalanan anlaşmalar için de geçerlidir.Bu konuda ancak somut olaya göre belgenin geçersizliği veya iptal edilebilirdiliği, kanunda aranan şartlara dayandırıalarak talep edilebilecektir.

b.     Arabuluculuk Başvuru Sürecinde Nelere Dikkat Etmem Gerekir?

Arabuluculuk sürecinde hangi bedellerin talep edildiği açık ve net bir şekilde yazılmalı akabinde anlaşma tutanağına geçirilmelidir.Görüşmelerden önce taleplerin hangi husustan kaynaklandığını gerekçelendirebilmek anlaşmaya varma konusunda önem arz edecektir. Arabuluculuk sürecinin olumsuz geçmesi halinde tarafların dava aşamasında karşılaşacakları durumlar değerlendirilmeli, bu yönde toplantıların akışı sağlanmalıdır. Görüşmeler neticesinde bazı talepler yönünden dava açılışı süreye tabii tutulduğundan sürelerin kaçırılmaması da oldukça önemli olup konunun uzmanından bilgi almanız tavsiye edilmektedir.