logo

WhatsApp İletişim

 

Hakem Kararlarının İptali Davası Açma Hakkından Feragat

Hakem Kararlarının İptali Davası Açma Hakkından Feragat Edilebilir mi?

Hakem kararlarına karşı iptal davası açılabileceği ilkesi UNCITRAL Model Kanun’da ve Model Kanun’u esas alan modern düzenlemelerde kabul edilmekle birlikte, Milletlerarası Tahkim Kanunu bir adım öteye giderek, tarafların anlaşması ile hakem kararının iptali davası açma hakkından feragat edilebileceğini düzenlemiştir. Taraflara iptal davası hakkından feragat imkanı tanınmış olması, Türkiye’nin tahkim yeri olarak tercih edilmesine yönelik önemli bir adımdır. Bununla birlikte, Kanun’un düzenlemesi ve Yargıtay’ın yorumu doğrultusunda bu hakkın, her iki tarafın da yerleşim yeri veya olağan oturma yerinin Türkiye dışında olduğu hâller ile sınırlandırılmış olması hükmün uygulama alanını önemli ölçüde daraltmaktadır. Türkiye ile – belki uyuşmazlık konusu haricinde – bağlantısı olmayan taraflar arasındaki bir uyuşmazlığın tahkiminin, sırf MTK’de iptal davası açma hakkından feragat hakkı tanınması nedeniyle Türkiye’de görülmesinin kararlaştırılması için, bu önemli avantajın özellikle çok uluslu şirketlerin avukatlarına yeterince duyurulabilmesi gerekmektedir.

Milletlerarası Tahkim Kanunu’nun feragate ilişkin hükmü, tahkim konusuna hâkim olan yabancı şirketler için Türkiye’nin tahkim yeri olarak seçilmesi ve iptal davası açma hakkından feragatin kararlaştırılabilmesi, sözleşme görüşmelerinde önemli bir araç olarak kullanılabilecek olmakla birlikte, birtakım tahkim kurallarına atıf yapılmak suretiyle de taraflarca iptal davası açma hakkından feragat edilip edilemeyeceği veya tek taraflı tahkim konusunda açık yasal düzenleme olmaması gibi hususlar, MTK’nin hukukî düzenlemesinden, konuya hâkim olmayan bir tarafa karşı avantaj sağlamak amacıyla faydalanmak isteyen, Kanun’a hâkim ve Kanun’un inceliklerini bilen güçlü taraf yönünden de, sözleşme görüşmelerinde taleplerini açıkça sözleşmeye yazmadan MTK’ye dayanarak elde edebilme imkânını daraltmaktadır.

Feragatin son derece sınırlı uygulama alanı bulmasının yanında, bir ihtimal Türkiye’de MTK’ya göre verilen hakem kararının yine Türkiye’de icrasının gerekmesi halinde, Türk mahkemesince icra edilebilirlik belgesi verilmesi aşamasındaki çekişmesiz yargı sürecinin de istinaf kanun yoluyla uzayabilmesi de bir sorun olabilir. Bu yönüyle yerleşim yeri Türkiye dışında olan şirketler yönünden feragat, yalnızca Türkiye’de verilecek hakem kararının Türkiye dışında bir ülkede 1958 tarihli New York Sözleşmesi’ne göre tenfizi istendiğinde iptal davasının yaratabileceği sorunlardan kaçınmalarını sağlayacaktır. Bu durumun tek başına, hakem kararının iptali davalarının hızlıca çözümlendiği ülkelere göre Türkiye’yi daha tercih edilir kılması güç olduğu için, Türkiye’yi tahkim dostu olarak gösterecek diğer düzenlemelerin de yapılmasına önem verilmesi yerinde olacaktır.